bugün

entry'ler (170)

alevi

(bkz: maşallah kardeşim yakıyon hani)

atatürk olmasaydı olacaklar

pek çok şey olur aynı şekilde pek çok şey de olmazdı.

Ama kendi adıma söyleyebilirim ki " yüreğimde yaşayan bir lider eksikliği" çekmezdim. bu tür bir eksiklik çekeceğini iddia edenler türk milletinin 1923 yılında ortaya çıktığını zannediyor olabilirler ama durum öyle değil. türk milleti tarihin eski çağlarından beri var ve allah'ın izniyle hep de varlığını muhafaza edecek. hâl böyle iken, büyük bir geçmişe sahipken, birileri, nasıl "gönülde yaşatılacak lider kıtlığı" çekiyor anlamak güç.

buğra han'dan gazneli mahmud'a, alparslan'dan sultan abdülhamid han hazretlerine kadar, gönlünde yaşattığı pek çok lideri var bu milletin. birlikte yaşadığımız, aynı millete(!) mensup olduğumuz ama anladığım kadarıyla, tarihimize hürmet noktasında hiç anlaşamadığımız bir kitlenin aksine gayet köklü bu millet.

ümmet hocasına sahip çıkıyor

imkânı olanların adliye önünde bulunarak yapabileceği...

http://www.habervaktim.co...nlerine-cagri-264289.html

burak yılmaz

ergene bağlayan futbolcumuz. hakeme gösterdiği tepki sırasında yaptığı hareketler falan.

19 eylül 2012 manchester united galatasaray maçı

izleyemediğim için carrick'in attığı golü göremediğim maç. hani sözlük yazarları anlar hâlimi.

habervaktim

yaptığı sansürün yobazlıkla ya da bilmem ne çocukluğuyla alakası olmayan sayfa.

islâm dinince, kadın vücudunun, görünmesi haram olan bölgeleri vardır. bu durum ve habervaktim'in mütedeyyin vatandaşlarımızın kullandığı bir sayfa olduğu gerçeği dikkate alındığında son derece olağan bir iş yapıldığı farkedilmiş olur.
müslüman olmayanlar hayat görüşleri sebebiyle bu durumu yadırgamış olabilirler. ama kendisini müslüman olarak tanımlayanların bu kadar ağır tepkiler koymaları son derece ilginç.

servet tazegül ün kürt olması

millî marşımızı dinleterek nice kürt ve nice türk'e nasip olmayanı gerçekleştirmiş olduğundan önemi yoktur.

ibrahim kafesoğlu

türk millî kültürü, türk-islâm sentezi gibi kitapların yazarı olan türk milliyetçiliğine önemli hizmetleri geçmiş isim.

mekânı cennet olsun.

cübbeli ahmet hoca

hadislere inanmayan "enteresan" müslümanların çekemediği kimsedir.

bugün iki kez sordum, bir kez daha sormak istiyorum:
hadisler olmadan namazı nasıl, kaç rekat kılacaksınız? zekatı nasıl vereceksiniz? hacca nasıl gideceksiniz?
bu kadar cehalet ancak tahsille olur. düşünme yeteneği de kalmamış kimi arkadaşların anlaşılan.

ek: duacı olduğumuz hocamızdır. tez zamanda özgürlüğüne kavuşmasını, sohbetleri ile bize hak olanı eskiden yaptığı gibi göstermesini diliyoruz.

islamın değiştirildiği gerçeği

mezheplerin ortaya çıkışının kur'an-ı kerim'in tahrif edilmesinden kaynaklandığını zannedenleri gün yüzüne çıkaran tartışma.

bilmiyorsan sus ile başlayan bir sözü hatırlattı bana.

islamın değiştirildiği gerçeği

islâm dini akıl ve mantık dini olmadığından dolayı inanan birisi için olmayan gerçekliktir.
inanmayan birisi değiştirildiğine inanıyorsa dinin kendi sorunu. ahirette hesabını kendisi verir.
ha şu da var, eğer akıl ve mantığın izinden gittiğinize inanıyorsanız kur'an'ın değiştirildiğini "belgelerle" ispatlayın. "bilimsellik" bunu gerektirmez mi?
neyse bunu geçelim.

lâkin geçemediğimiz bir şey var ki adı hadis düşmanlığı. bir başka başlıkta da yazdım, hz. ömer ve hz. ali gibi mübarek zatlar dahi -anadillerinin arapça olduğunu hatırlatalım- peygamberimize ayetlerin anlamlarını sorarken, türkçe mealden kutsal kitabımızı çok iyi anladığını nasıl iddia edebiliyor kimi arkadaşlar merak etmiyor değilim.

elbette ki kendi kararları. ben ne bir otoriteyim ne de elimde kendilerine yaptırım uygulatacak bir güç var. ama hadis olmadan yalnızca kutsal kitabımızda anlatılanlarla nasıl zekat vereceklerini, namazı kaç rekat kılacaklarını, hac vazifelerini yerine nasıl getireceklerini anlatırlarsa sevinirim.

türkiye de çocuklara arapça ve farsça adlar vermek

arapça oldukları için değil, önemli ve değerli şahsiyetlerin isimleri oldukları için yapılandır.

kimse kulağa güzel geliyor diye ya da "arapça" diye ali adını vermiyor evladına. allah'ın arslanının adı olduğu için bu ismi seçiyor.
aynı şekilde kimse zeynep ya da fatma ismini "arapça" olmasından dolayı tercih etmiyor. peygamberimizin kızlarından kimilerinin adları olduğu için tercih ediyor.

kafayı çalıştırmak lâzım.

muhammed in hanımlarını karıştırması

bir dakika boyunca ilgi çekebilmek uğruna, ahiretini yakan bir gencin sanrısıdır.
allah ıslah etsin.

silahlı direniş hakkı

çok saydığım ümit hoca'nın, kendisine "yakıştıramadığım" beyanıdır.

her ne kadar anayasadan "türk" adının çıkarılmasını türkiye için zararlı görsem de, "silahlı direniş hakkının" lâfı dahi son derece tehlikeli. "türk" adının çıkarılması çabalarına karşı şiddeti içermeyen her sahada mücadele edelim. etmeliyiz de. ama silahlı direnişe kalkışmanın hükümete karşı olanı ya da akp'ye karşı olana yoktur. her şekilde devlete baş kaldırmaktır bu. devlete silah çekenin de kimle aynı safta olacağını yazmaya lüzum görmüyorum.

zekeriya beyaz

un, şeker ve tuzla birlikte uzak durulması gereken diğer beyazdır kendisi.

ümmet hocasına sahip çıkıyor

üstlerde görünmesi gereken kampanya.
fazladan gören, imza veren bir kişi olsa bile kâr.

din alimi

"tırt" ve "ilimsiz" insanların hadlerini bilmeden, haklarında çok fazla atıp tuttuğu kimselerdir.

onlara göre müslümanlıkta din adamı, din "hödösü" olmaz. neden? çünkü herkes kur'an'ı anlayabilir. kur'an tek başına yeterlidir! hz. ebu bekir, hz. ali gibi anadilleri arapça olan mübarek zatlar bile inen ayetlerin mânâsını peygamberimize soruyorken bu arkadaşların arapça bilmeden - ki arapça da tek başına yeterli değil mânâ verebilmek için- kur'an'ı anlama konusunda nasıl bu kadar kendilerine güvendiklerini anlamak mümkün değil.

bir de konuştukları konunun ciddiyetinin farkında değil bu "saldırgan" vatandaşlar. bir duayı şu vakitte şu kadar okumanın karşılığında kazanılacak sevap budur derken din alimlerimiz, buna kendileri karar vermiyorlar; hadislerden yani peygamberimizin buyurduklarından faydalanıyorlar. özetle "zırva" dedikleri "peygamberimizin sözleri".
ha onlara kalsa hadisler güvenilmez, hadislere itibar edilmez. öyle ya; kur'an-ı kerim gayet açık ve gayet nettir. ondan başka hiçbir şeye ihtiyaç duyulmaz! ama bunu diyen arkadaşın/arkadaşların zekatını neye göre verdiğini merak etmiyor değilim. aynı arkadaşlar haccın mekruhunun, haramının neye dayandırıldığını; hangi namazın kaç rekat olduğunu hangi kaynaktan istifade ederek biliyorlar anlatırlarsa sevinirim.

dinin ilmî kısmı iyi ki kendilerine kalmıştır. dini hayatına göre eğip büken, dine hayatında yer vermediği halde bu kadar rahat atıp tutanlara kalsaydı hâlimiz nice olurdu.

pkk savaşını allah yolunda savaşmakla bir tutmak

vatan sevmek imandandır hadis-i şerifi göz önüne alındığında gayet doğru bir harekettir.

işin diğer boyutuna, tachyon rumuzlu yazar değinmiş zaten. pkk terör örgütü kafir bir örgüttür. namazla tiyatro kurup dalga geçtiklerine dair görüntüler de mevcuttur, zerdüşt ayini yaptıklarını ortaya koyan görüntüler de.

hasıl ı kelam olmaz, tutmaz bu "çalışmalar" güzel kardeşim. "şehitlik" kavramını sulandırmak, terörle mücadelede hayatını kaybedenlerin şehit olamayacağı fikrine ortaya atarak terörle mücadele edenlerin, onların ailelerinin ve onlara duacı olan bizlerin moralini bozmaya çalışmak "sökmez".

bütün pezevenklerin laikçi olduğu gerçeği

timurtaş uçar'ın bir sözüdür.

protesto etmek için domuz eti yiyen arkadaş

yüce allah'a kafa tuttuğunu zanneden bir dangalağın eylemi.
islâm bu protestodan sonra çok şey kaybetti. öyle böyle değil.